CHP İstanbul İl Yönetimi’ni görevden alan İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin ara kararının anayasa ve temel norma uygun olmadığı saptandı. Ara kararda; siyasi partilerin il-ilçe kongreleri kapsamındaki seçimleri düzenleyen Siyasi Partiler Kanunu’nun (SPK) 21. maddesi ile “Seçim konularıyla ilgili itirazları inceleme ve karara bağlama görevi Yüksek Seçim Kurulu’nundur” hükmünü içeren anayasanın 79. maddesine atıf yapılmadığı görüldü.
Buna ilişkin Ankara Barosu Başkanı Av. Mustafa Köroğlu; “Bu, hem SPK’ye hem anayasaya aykırı. Fiilen seçim işlerinin asliye hukuk mahkemelerine devredilmiş gibi bir tablo var” dedi. Anayasa hukukçusu Dr. Öğr. Üyesi Volkan Aslan ise “Görevsizlik kararı verilmemesi bir de üstüne tedbir kararı verilmesi hukukun ayaklar altına alınmasıdır” diye konuştu.
CHP İstanbul İl Yönetimi’nin İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin önceki günkü verdiği ara kararıyla görevden alınıp, eski CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin’in kayyum olarak atanmasının yankıları sürüyor. Söz konusu ara kararda mahkeme anayasa ile “Siyasi Partiler Kanunu (SPK)”, “Türk Medeni Kanunu”, “Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun”una atıf yaptı. Ancak hukukçular mahkemenin yasalara düzgün atıf yapmadığı belirtti. Örneğin ara kararın gerekçesinde SPK’nin il ve ilçe kongre seçim işleyişini düzenleyen 21. maddesine atıf yapılmadığı görüldü. Söz konusu madde; il ve ilçe kongrelerinin o yer il/ilçe seçim kurulları gözetiminde yapılacağı, itirazların seçim kurullarına yapılacağı, seçim kurulunun aynı gün inceleyip, YSK hakiminin usulsüzlük tespit etmesi sonucunda bir aydan az ve iki aydan fazla bir süre içinde seçimlerin yenileneceği düzenlemesi bulunuyor.
ÇELİŞKİLİ KARARDA ANAYASA DA YOK
Bunun yanı sıra mahkemenin ara kararında anayasanın “Seçimlerin genel yönetimi ve denetimi” başlıklı 79. maddesine de atıf yapılmadığı görüldü. Anayasanın söz konusu maddesinde “Seçim konularıyla ilgili bütün yolsuzlukları, şikayet ve itirazları inceleme ve kesin karara bağlama görevi Yüksek Seçim Kurulu’nundur. Yüksek Seçim Kurulu’nun kararları aleyhine başka bir mercie başvurulamaz” hükmü bulunuyor. En dikkat çeken noktalardan biri de mahkemenin dava konusu 8 Ekim 2023’te gerçekleşen “İstanbul İl Kongresi’nde alınan tüm kararların hükümlerinin tedbiren durdurulması” talebini reddetmesi oldu.
‘MAHKEME KENDİNİ ÇELİŞKİ HALE GETİRİYOR’
Ankara Barosu Başkanı Av. Mustafa Köroğlu; söz konusu mahkeme kararını Cumhuriyet’e değerlendirdi. Köroğlu; “kongrede alınan tüm kararların iptali” talebinin mahkemece reddedilmesinin “çelişki” oluşturduğunu belirterek; “Eğer kongre kararları iptal edilmemişse ki dava devam ediyor ama tedbiren bu kararlardan doğan organların görevden alınmasının hukuki temeli de ortadan kalkıyor. Bu, hem usule hem de karar mantığına aykırı. Mahkeme kendi gerekçesiyle kendi hükmünü çelişkili hale getirmiş durumda” dedi.
‘MAHKEME, GÖREV VE YETKİ SINIRLARINI ZORLAMIŞ’
SPK’nin 21. maddesine atıf yapılmamasının “kararı zayıflattığını” vurgulayan Köroğlu; “Yargısal denetim konusunda en kritik norm göz ardı edilmiş. Oysa SPK 21. madde açık: denetim seçim kurulu hakimine ait, asliye hukuk mahkemesine değil. Burada mahkeme, görev ve yetki sınırlarını zorlamış. Fiilen seçim hukukun askıya alındığını söyleyen Köroğlu; “Mahkeme bu kararla kendisini seçim denetim merciine dönüştürmüş oluyor. Bu, hem SPK’ye hem anayasaya aykırı. Fiilen seçim işlerinin asliye hukuk mahkemelerine devredilmiş gibi bir tablo var. Bu Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’na ve hukuk sistemine aykırı” diye konuştu.
‘GÖREVSİZLİK NEDENİYLE REDDİ GEREKMEKTEDİR’
Anayasa hukukçusu Dr. Öğr. Üyesi Volkan Aslan ise “SPK’de özel olarak düzenlendiğinden Türk Medeni Kanunu’ndaki dernek genel kurulunun iptaline ilişkin düzenleme il kongresinde yapılan seçimler için uygulanamaz. Dolayısıyla il kongresine karşı hukuk mahkemesinde açılmış bir davanın görevsizlik sebebiyle reddi gerekmektedir. Hal böyleyken görevsizlik kararı verilmemesi bir de üstüne tedbir kararı verilmesi hukukun ayaklar altına alınmasıdır” ifadelerini kullandı.