Gezi Davası tutuklularının 700 gündür cezaevinde olmasına ilişkin basın açıklamasına CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, siyasi parti temsilcileri, emek meslek örgütleri katıldı.
CHP’li Çelik burada yaptığı konuşmasında, “Hepimiz Gezi’deydik. Bu şehrin doğasının korunması için büyük bir mücadeleyi hep birlikte verdik. Ancak Gezi’de bir yanıyla bu kentin yeşilinin doğasının korunması için bir mücadele verirken bir yanıyla özgürlük talebimizi de dile getirdik. Eşitlik talebimizi de dile getirdik. Adalet talebimizi de dile getirdik.
Demokrasi talebimizi talebimizi de dile getirdik ve arkadaşlarımız Gezi’de tutuklandılar. 700 gündür tutuklular. Bugün adalete, özgürlüğe, demokrasiye, her şeyden daha fazla ihtiyacımız var” dedi. Çelik sözlerini şu şekilde noktaladı: “Türkiye’de hukuk ayaklar altına alınmış durumda. Anayasa Mahkemesi kararları tanınmıyor.
Seçilmiş milletvekili Can Atalay halen özgürlüğüne kavuşabilmiş değil. Hem Can Atalay için hem Tayfun Kahraman için hem bütün gezi tutukluları için özgürlük talebimizi daha güçlü bir şekilde dile getirmeye devam edeceğiz” ifadelerine yer verdi.
Basın açıklamasını okuyan TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Seyfettin Avcı, “Ülkemizin her bölgesinden, her yöresinden yurttaşlarımızın itirazlarını, taleplerini haykırdığı, ülke tarihinin en görkemli halk hareketlerinden biri olan Gezi Direnişi ’ne suç isnat etmek, onurlu direnişimizi lekelemek amacıyla iktidarın güdümündeki yargı mensupları tarafından verilen hukuksuz tutuklama kararının üzerinden 700 gün geçti.
İktidarın isteği doğrultusunda kurgulanan bu hukuk dışı davanın sonucunda, geçtiğimiz Eylül ayında TMMOB Yönetim Kurulu Üyesi Mücella Yapıcı ve Hakan Altınay serbest bırakıldı. Ancak, Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi eski başkanı Tayfun Kahraman ve Mimarlar Odası’nın Hukuk Müşaviri Can Atalay’ın da aralarında bulunduğu arkadaşlarımızın 18’er yıllık hapis cezaları, Yargıtay 3. Ceza Dairesi tarafından onandı” dedi.
“GEZİ DİRENİŞİ GELECEĞİMİZDİR”
“Biliyoruz ki bu karar, sadece arkadaşlarımıza yönelik değildir” diyen Avcı, “Bu karar, 2013 Mayıs-Haziran aylarında ülkesinin bugününe ve yarınlarına sahip çıkan milyonlara yöneliktir; milyonlarca insanın demokratik hak kullanımlarını cezalandırmaya, barışçıl ve demokratik istemleri bastırmaya ve kamu idarelerine yakışmayacak bir şekilde öç almaya, cezalandırmaya yöneliktir. Gezi direnişi geleceğimizdir. Gezi direnişi bu ülkede bir avuç karşısında ezilen milyonların sesidir. Gezi emeğimiz, alın terimiz, gururumuz, kardeşlik ve dayanışma demektir. Gezi bu ülkenin yarınıdır. Gelecek meselemizdir. Bu sebeple bir onur nişanıdır bizler için. İlk günden itibaren Gezi, iktidarın hedefindedir” dedi.
Avcı sözlerini şu şekilde noktaladı:
“Hepimiz biliyoruz ki, siyasi iktidarın ve onun maşalarının Gezi Direnişi nezdinde asıl cezalandırmak istediği eşit, özgür, demokratik ve gerçekten bağımsız bir Türkiye ideali için mücadele eden toplumsal muhalefet hareketidir. Arkadaşlarımız, Gezi’ye katılan milyonların sözcüsü olmuşlardır. Adalet Nöbetlerimizi arkadaşlarımız özgürlüklerine kavuşana dek sürdüreceğiz. Bu kararlı adalet mücadelemizi, tüm dost kurum ve kuruluşları, tüm yol arkadaşlarımızla birlikte devam ettireceğiz. Arkadaşlarımızın derhal salıverilmesini istiyoruz. Gezi davasında tutuklanan tüm arkadaşlarımıza özgürlük istiyoruz”
